yerel bir üzümümüz olan sıksarı
"Müessesemizce tesis edilen "Milli Koleksiyon Bağı" çalışmaları sırasında yapılan envanterler ve yerinde tespitlerle Türkiye'de 1200 civarında üzüm çeşidi bulunduğu saptanmıştır. Bu çeşitlerin büyük bir bölümü Milli Koleksiyon Bağına intikal ettirilmiş olup, ampelografik özellikleri, sinonimlerinin ortaya çıkarılmasına çaba sarfedilmekte, renkli resimleri çekilerek kataloglanmaktadır.
Bu kadar çok çeşit zenginliği, Anadolu'nun kültür asmasının gen merkezi olduğunu teyit etmektedir. Coğrafi konumumuz, iklim ve toprağımız asmanın isteklerine çok uygundur. Bununla beraber konuya ekonomik bağcılık açısından bakıldığında yurdumuzda bulunan üzüm çeşitlerinden sadece 50 - 60 kadarının yaygın olarak yetiştirildiği görülmektedir. ....... "
Bu kadar çok çeşit zenginliği, Anadolu'nun kültür asmasının gen merkezi olduğunu teyit etmektedir. Coğrafi konumumuz, iklim ve toprağımız asmanın isteklerine çok uygundur. Bununla beraber konuya ekonomik bağcılık açısından bakıldığında yurdumuzda bulunan üzüm çeşitlerinden sadece 50 - 60 kadarının yaygın olarak yetiştirildiği görülmektedir. ....... "
.
Tekirdağ Bağcılık Araştırma Enstitüsü 'nün hazırladığı, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın yayımladığı "Standart Üzüm Çeşitleri Kataloğu" nun önsözünden yapılan bu alıntıdan da anlaşılacağı üzere, yerel çeşitler Tekirdağ Bağcılık Araştırma Enstitüsünde, Milli Koleksiyon Bağında toplanmaktadır.
Tekirdağ Bağcılık Araştırma Enstitüsü 'nün hazırladığı, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın yayımladığı "Standart Üzüm Çeşitleri Kataloğu" nun önsözünden yapılan bu alıntıdan da anlaşılacağı üzere, yerel çeşitler Tekirdağ Bağcılık Araştırma Enstitüsünde, Milli Koleksiyon Bağında toplanmaktadır.
.
Söke Ziraat Teknik Lisesinden arkadaşım Tamer Uysal da Tekirdağ Bağcılık Araştırma Enstitüsünde çalışıyor. Tamer Yatağan'lı. Okulda bir ara aynı sırayı da paylaşmıştık. Okuldan sonra ilk atanmamızda (kura sonucu) ikimizin tayini de Gümüşhane'ye çıkmıştı. Ben Köse ilçesinde, o Kelkit'te çalışıyordu. İki ilçe arasında yanlış hatırlamıyorsam 25-30 km mesafe vardır. Bazı hafta sonlarında görüşürdük. Sonra onun tayini Tekirdağ'a çıktı. Bir süre sonra da ben Bodrum'a geldim. Aradan 15 yıl geçti ve 2007'nin Haziran ayında Tamer, eşi ve oğlu ziyaretime gelmişlerdi.
Tamer, 2008 yılının Ağustos ayında da, yerel üzüm çeşitleri araştırması için resmi görevli olarak gelmiş ama vakit kıtlığından dolayı uğrayamamışlardı. Bugün de, o zaman tespit ettikleri üzümlerden aşı kalemi almak için geldiler. Yine gidilecek yer çok, zaman dar olduğundan, Tamer ve Semih'le ancak kısa bir süre görüşebildik...
.
.
Söke Ziraat Teknik Lisesinden arkadaşım Tamer Uysal da Tekirdağ Bağcılık Araştırma Enstitüsünde çalışıyor. Tamer Yatağan'lı. Okulda bir ara aynı sırayı da paylaşmıştık. Okuldan sonra ilk atanmamızda (kura sonucu) ikimizin tayini de Gümüşhane'ye çıkmıştı. Ben Köse ilçesinde, o Kelkit'te çalışıyordu. İki ilçe arasında yanlış hatırlamıyorsam 25-30 km mesafe vardır. Bazı hafta sonlarında görüşürdük. Sonra onun tayini Tekirdağ'a çıktı. Bir süre sonra da ben Bodrum'a geldim. Aradan 15 yıl geçti ve 2007'nin Haziran ayında Tamer, eşi ve oğlu ziyaretime gelmişlerdi.
Tamer, 2008 yılının Ağustos ayında da, yerel üzüm çeşitleri araştırması için resmi görevli olarak gelmiş ama vakit kıtlığından dolayı uğrayamamışlardı. Bugün de, o zaman tespit ettikleri üzümlerden aşı kalemi almak için geldiler. Yine gidilecek yer çok, zaman dar olduğundan, Tamer ve Semih'le ancak kısa bir süre görüşebildik...
.
.
Merhaba;
YanıtlaSilblogunuzu yeni keşfettim. bir şarap sever olarak emeğinizi ve sunumunuzun başarısını tebrik etmeme iizn verin. Ama şimdi bu yazıyı okuyunca daha bir heyecanladım. Söke ziraat meslek lisesinde okuduğunuzu anlıyorum. Sökelimisiniz? ben Sökeliyim, gerçi lise 2'den sonra ankara'ya geldim ama bu güzel bblogda bir Sökeli ile kaşılaşmak çok hoş bir tesadüf olarak göründü bana.
Sevgiler
Merhaba,
YanıtlaSilBlogumu keşfe değer bir şey olarak görmeniz çok güzel. Teşekkürler :)
Evet, Söke Ziraat Teknik Lisesinden mezunum. Klasik manada Sökeli değilim ama, orada 4 yılı geçmiş birisi olarak, amcam orada çok uzun yıllar çalıştığından, zaman zaman oraya gidip gelmiş birisi olarak, sık yolculuklarında yolu hep Söke’den geçmiş birisi olarak ve daha bir çok sebepten ben de yarı Sökeli sayılırım. Hem, nihayetinde orası güzel Ege’nin bir parçası değil mi. Yarı Sökeli olmak için bu bile yeter…
Selam ve sevgilerimle…
Mehmet bey;
YanıtlaSilBu girişiminizden dolayı ayrıca tebriği hakkediyorsunuz. Daha yeni yeni okuyorum yazılarınızı, ve "Türkiye'de iyi şeyler de oluyor" diye seviniyorum.
Ege her yeriyle, her haliyle güzeldir. Ankara'ya gelmesem Ege'nin kendine has özelliklerini ve insanlarının güzelliğini belki çok geç farkedecektim. Ankara sayesinde erken farkettim, oralarda yaşadığınız için çok şanslısınız.
Sevgilerimle
Aman efendim, "Türkiye'de iyi şeyler oluyor" detirtececek kadar ne yapmış olabilirim ki.
YanıtlaSilBu arada,
tebriğinizi de aldım kabul ettim, teşekkürler... :)
İnsan içinde ya da yakınında olduğu zaman bazı şeyleri anlayamayabiliyor, siz uzaktan değerini daha iyi anlıyorsunuzdur Ege'nin ve Egeliliğin... Belki de bize güzel geliyordur :)
Selam ve sevgilerimle
İyi günler...