19 Ocak 2011 Çarşamba

Bu Da Oldu; Ayaklarım Alçıda



Çok komik, kaşla göz arasında bir kaza(cık) ve ayaklar bu halde. Tekerlekli sandalyeden düştüm. Öne doğru çok yavaş, ağır çekimde bir düşmeydi bu. Kendimi yavaşça yan tarafa doğru koyuvermiştim. O esnada ayaklarım altımda kalmış sanırım. Zaten iyice hassaslaştıkları için olan olmuş. Ne zaman? Bir hafta önce. Sol ayağım şişmişti. Sağ ayağımda da vardı şişme ama çok değildi, daha sonra inmişti. Ben de berelenme falandır diye hastaneye gitmek istemedim. Daha doğrusu öyle olmasını geçirdim hep içimden. Ama daha sonra şişlik pek de inmeyince ve üstüne üstlük hafif bir morarma da olunca bize de hastanenin yolu göründü...



Netice; Sol ayak bileğimde kırık, sağ ayak bileğimde çatlak. Şimdilik atel alçıya alındı. Bu alçıda 12-13 gün kadar kalacak, bu arada şişliği falan inecek ve asıl alçı o zaman yapılacak(mış). O da 30 gün kadar kalacak(mış). Yani toplam 45 gün kadar bir süre. Ooof of, nasıl geçer bu alçılarla bu kadar gün bilmiyorum ki...
.
Blogumu takip edenler İşmen Bağlarını da, onlarla dostluğumu da bilirler. İşte onlardan da Haluk (İşmen) abi bir kaza yaşamış. Bir kaç günlüğüne İstanbul'a giden Haluk abi, Bodrum'daki çiftliğine dönmek üzere havaalanına gidecekken, yolda bir arabanın çarpması marifeti sonucunda Bodrum yerine hastaneye gitmek durumunda kalmış. Bu hayat ne kadar garip böyle yaaa... Herşey bir şaka gibi sanki... Hadise dün olmuş. Ama ben geçmiş olsun demek için bugünü beklemiştim. Buradan bir kez daha geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum...

16 Ocak 2011 Pazar

Garova'da Pazar Günü Ziyaret ve Sohbetleri



Yalıçiftlik'e yeni yerleşmiş olan Ulvi (Doğan) bey ve eşi Dilek hanım. İlk defa geliyorlar, onlarla bugün tanıştık. Gülnar hanımla beraber geldiler. Bulmak zor değil ama yine de bilen birisiyle gelmek daha kolay tabi. O bilen birisi de Gülnar hanım :)
Köpekleri (adını unuttum) de vardı ve epeyce mutluydu, hatta pek ayrılası da gelmedi. Bizimkiler bağlıydılar. Ama ona pek fazla da ses çıkarmadılar zaten. Sanki bıraksak anlaşacak gibiydiler.

Gülnar hanım Mustafa'ya yeni kitabını getirmiş. Mustafa için onu imzaladı ve Mustafa da Gülnar hanıma teşekkür etti. Kitap; Genç Kaşifin Doğa Rehberi - 1 / TÜRKİYE'NİN AĞAÇLARI Çocuklara ağaçları (ve tabiki doğayı) tanıtan ve sevdiren çok güzel bir çalışma. Çocuklar için düşünülmüş ama bence büyükler için de gayet uygun. Kitabın yazarı Gülnar hanım, resimleyen de Tim Davis. Günün sorusu da burda geldi Mustafa'dan. Mustafa kitaba bakarken bana, "amca bu kişi de (Tim Davis) buraya geldi mi?" dedi :) Ee, çocuk haklı aslında bunu sormakta :)



Mustafa Karaöz şefim bir kaç tane aşı kalemi almak için uğradı bugün Ufuk abiyle beraber. Yalıçiftlik ve Kızılağaç'a geçiyorlardı. Önümüzdeki günlerde Zirve Dağcılık ve Doğa Sporları Kulubü Marmaris şubesiyle gerçekleştirecekleri gezinin güzergah çalışmasını yapacak ve kendi küçük bağına uğrayacaktı. Ben de Zirve yazısı görünsün diye montu öyle tutuyorum :)
Onların hemen ardından da Yalıçiftlik'ten Mimar İsmail abi ve Ersin kaptan geldiler.



Nida abi ve oğulları Cem ve Erdem. Nida abiyle tanışalı 2 yıl kadar oluyor sanırım. İstanbul'daki işinden kendini bir şekilde emekli edip Bodrum-Turgutreis'e yerleşmiş bir kişi. Tanışmamızın hikayesi de şöyle; İstanbul'daki bir arkadaşı (Mete bey) şarap yapmak istiyormuş, internette araştırma yaparken bodrumbaglari.com 'a rastlamış ve site çok hoşuna gitmiş. Oradaki tarife göre şarap yapmış ve Nida abiye de, "Bodrum'a gidince Garova'ya benim yerime gidip hem oraları gezer hem de Mehmet beye teşekkür eder misin?" demiş. Nida abi ilk bunun üzerine gelmişti. Daha sonra da ziyaretleri devam etti. Geçen yaz arkadaşıyla beraber de gelmişlerdi (yandaki fotoğraf) ve o zaman Mete abiyle de tanışmıştık...

8 Ocak 2011 Cumartesi

Garova'da Bağları Budamaya Başladık



Asmalarda kış budamaları sert yapılır ve o yıl oluşan çubuğun %85-98 i kesilip çıkartılır. Budama zamanı, yaprak dökümü ile ilkbaharda gözlerin sürmesi arasındaki zamandır. Ve biz de budamaya başladık.

Kış budaması nedir ve nasıl yapılır? Fotoğraflarla anlatımı için tıklayınız.



Budamaya başladığımız bugün, budamayla ilgili böyle çok güzel de bir mail aldım. İşte bilgiyi paylaşmanın güzelliği de bu...

İzmir, Çeşme'deki evimin bahçesinde 10 adet asmam var yıllardır araştırmama rağmen nasıl budayıp bakım yapacağımı bir türlü öğrenemedim, verilen bilgiler ya anlaşılmazdı ya da yanlıştı. Sizin sitenizde özellikle budama konusundaki resimli ve anlatımlı tarifiniz inanılmaz açıklayıcı ve anlaşılır, şimdi asmalarımı nasıl budayacağımı en azından pratik olarak biliyorum. Doğa aşığıyım ve ağaçlarımın çiçek açtığı zamanlar onları seyretmek bana büyük mutluluk veriyor, hele çocuklarımın ve torunumun o ağaçlardan meyve koparmaları, üzüm salkımlarını özenle keserek yemeleri, bu ürünleri sadece manav tezgahlarında değil de bize sunan doğa harikası o ağaçlardan koparmaları da ayrı bir zevk. Bundan böyle onlara daha güzel üzümler yedirmeme yardımcı olduğunuz için tekrar tekrar teşekkür ederim.