25 Mayıs 2012 Cuma

Yeni Bir Hayat, Aşılar Filizleniyor

Mart ayı sonlarında yaptığımız aşılar filizlendiler ve hızla büyüyorlar. Aşı sürgünleri normal şartlarda günde 3-4 cm kadar büyürler. Ama öncelikle aşının tutması ve sürgünlerin de toprak yüzeyine çıkmaları gerekiyor. Aşı sürgününün toprak yüzeyine çıkabilmesi için de aşının üstünü örten toprak hafif ve geçirgen olmalıdır, yağışlardan sonra oluşacak kaymak tabakası kırılmalıdır. Evet, bunlar yapılması gerekenlerdir ama bunlar yapılmadığında bile, aşağıdaki fotoğrafta da görüldüğü gibi, filizler sertleşmiş toprağı delip çıkabiliyorlar. O narin halleriyle bunu nasıl yapıyorlar bilmiyorum ama, yapıyorlar...   

Yukarıdaki aşı 2 Nisan'da yapılmıştı ve bu aşı yapılırken çekilmiş video da Garova Günlüğünde yer almıştı. Aşıların hepsi aynı anda filizlenmiyor. Bazıları daha çabuk filizleniyorlar ve daha önce büyüyorlar, yani bundan daha büyük aşı filizleri var. 

Aşı sürgünü toprak yüzeyine çıktıktan sonra sık bakım ister. Her aşı sürgünü için 1-1.5 m uzunluğunda herek gerekir. Aşı sürgünlerinden kuvvetli olanı 25-30 cm olunca hereğe bağlanır. Diğerleri dipten kesilir. Düzgün büyüyen dik bir gövde olması sağlanmalı, haftada bir kesmeyecek bir malzeme ile (ip, şerit, bez) hereğe bağlanmalıdır. 

23 Mayıs 2012 Çarşamba

Bir Küçük Asma Dalının Hayata Tutunma Çabası

Mustafa'yla bağda gezerken sıra arasında, ortalık yerde toprağın üzerinde bir asma filizi gördük. Baktık, budamada kesilen dal parçalarından birisi bağda kalmış, toprak sürülünce de bir kısmı toprağa gömülmüş ve toprak üstünde kalan kısmından da filizlenmiş. Bu rastlanılan bir durumdur ama pek uzun ömürlü olmazlar.

Toprak işlenirken bu dal parçasının tesadüfen kalın tarafı toprağa gömülmüş ve uç kısmından filizlenmiş ama, ya bir dahaki toprak işlemede ya da yazın havalar iyice ısındığında susuz kalarak kuruyacaktı zaten. Bulunduğu yerde bir geleceği olamazdı. Biz de merak ettik, topraktaki ve mevsim itibarıyla havadaki rutubetle çok kısa ömürlü bir filizlenme mi, yoksa biraz kök oluşmuş mudur acaba dedik. Bunu görmek için de çektik çıkardık.  

Ve işte kökler... Kuru gibi duran o dal parçasının ucundan çıkan, üstelik de kolay köklensin diye köklendirici bileşikler falan sürülmeden çıkan ve o dal parçasını hayata bağlayan, daha doğrusu bağlamaya çalışan kökler... Tamam, asma kolay köklenebilen bir bitkidir ama yine de bu, bu köklerin değerini azaltmaz...

21 Mayıs 2012 Pazartesi

Asma Dalları Tellere Bağlandıktan Sonra

Asma dalları telllere bağlandıktan sonra sağa sola doğru gelişigüzel büyüyen dallar kalmamış oluyor. Dallar yukarıya doğru (duvar sisteminde olduğu gibi) dikine değil de sağa ve sola belli bir açıyla bağlandığı için sıranın başından bakıldığında sıra boyunca "V" ye benzeyen bir şekil almış oluyor.

Bu durumda hem sıranın orta kısmı daha havadar oluyor ve bu da hastalık ve zararlılarla mücadeleyi kolaylaştırıyor, hem de dallar salkımlar için güneşin dik geldiği saatlerde gölge oluşturuyorlar. Serin iklimde salkımların mümkün olduğunca güneş alması istenirken, sıcak iklimli bir bölgede ise (burada olduğu gibi) biraz gölge istenen bir durumdur ve üzümün olgunluğu ve kalitesi üzerine olumlu yönde katkıda bulunur.   

Sıra boyunca asma dalları arasındaki boşluğun yakından görünüşü. V demirin her iki ucundan geçen teller üzerine yarısı sağa, diğer yarısı da sola bağlanmış dallar ve aradaki boşluk.

16 Mayıs 2012 Çarşamba

Asma Dallarının (Filizlerin) Tellere Bağlanması

Asma sarılıcı bir bitkidir. Sarılmasını da sülükleri vasıtasıyla yapar ve sülükleriyle tutunarak dikey olarak büyüyebilirler. Ancak, bunun için tutunacakları (sarılacakları) bir desteğe ihtiyaç duyarlar. Bu, en doğal haliyle, eskiden olduğu şekliyle ağaçlar olabilir ve ağaçlara sarılarak en uç noktalara kadar çıkabilir ve buralarda üzüm salkımları oluşturabilirler. Ancak bu durum bakımı ve kontrolü çok zorlaştırdığı için bazı terbiye sistemleri uygulanarak asmaların gelişmesi kontrol altına alınmış, böylelikle de modern bağcılığa geçilmiştir.

Günümüz modern bağcılığında tel ve destekler kullanılarak oluşturulan terbiye sistemlerinin uygulaması yaygınlaşmıştır. Böylelikle hem bakım ve kontrol işleri kolaylaşmış hem de verim ve kalitede artış sağlanmıştır. Bu sistemlerde tellerin yerden belli bir yükseklikte durmasını sağlayan destekler (ahşap, beton veya demir malzemeden olabilir) ve teller vardır. Asmanın kolları teller üzerine yerleştirillir ve buradan çıkan dallar daha üstteki tellere tutunurlar. Asma bunu sülükleri vasıtasıyla kendisi yapabilir, eğer çıkan sülük tel hizasında değil ve asma tele kendisi tutunamamışsa bir bağlama malzemesiyle onu tele bağlamak gerekir.

Yukarıdaki genç asma dalı (henüz daha filiz) sülüğü vasıtasıyla tele tutunmuş durumda. Tele tutunduğu sülüğün hemen yanında ise geçen yıllardan kalmış kuru sülük parçaları görülmekte.


Asma dalları kendi hallerine bırakıldıklarında sülükleriyle tellere tutunabilirler, ama bazen de tutunamazlar. Ya da zamanında tutunamazlar, bu arada esecek sert rüzgarlar (tam da bugünlerde olduğu gibi) dalların kırılmasına sebep olabilir. Gelişigüzel yönlerde karmaşık bir şekilde büyümeleri de iyi değildir. Tellerin arasında değil de, dışında büyüyen bir dal ise zaten hiç bir yere tutunamayacak ve zamanla salkımların ağırlığıyla aşağıya sarkacaktır. Bütün bunların önüne geçmek için, dallar tellerin arasına alınarak tele bağlanırlar.

8 Mayıs 2012 Salı

Basketbol Antrenörü Faruk Akagün'ün Ziyareti

Türkiye'de birçok basketbol takımı çalıştırdıktan sonra, NBA takımlarından Detroit Pistons'ta uzun yıllar oyuncu gözlemcisi (scout) olarak görev yapan ve Detroit Pistons'la NBA şampiyonluğu yaşayan ve bir NBA şampiyonluk yüzüğü sahibi olan Faruk hoca ilk defa 1 yıl kadar önce gelmişti ve o zaman tanışmıştık. Ondan sonra da, Bodrum'a geldiği zamanlarda Garova'yı ve bizi ziyareti bir gelenek halini aldı diyebilirim...

Geçen sefer geldiğinde Detroit Pistons'un çok güzel bir şapkasını ve tişörtünü getirmişti bana. Demek ki, vakti zamanında Detroit Pistons'a sempati duymamın bir sebebi varmış :)

Doğayı çok seven Faruk abi ve eşiyle etrafta da dolaştık bu sefer, epeyce uzun sohbet ettik ve bu taraflara gelme (yerleşme) düşüncesinden, neler yapmak isteğinden, neler yaparızdan, basketbol maçlarını beraber seyredeceğimizden konuştuk...

5 Mayıs 2012 Cumartesi

Bağda Yeşil Budama (Yaz Budaması)

Yeşil budama; Verim devresindeki asmaların vegetasyon dönemi içinde yeni gelişen vegetatif ve generatif organlarında yapılan budamaların ve budama benzeri ayıklamaların tümünü kapsayan budamadır. Bağlarda uygulanan başlıca yeşil budamalar; Filiz ve Obur alma, Uç alma, Tepe alma, Koltuk alma, Yaprak alma, Salkım seyreltme ve Dip sürgünlerini temizleme olarak sayılabilir.

fotoğrafı büyük olarak görmek için üzerine tıklayınız.

Filiz, obur ve alt taraftaki fazla yaprakların alınması ile, gövde üzerinde arzu edilmeyen gelişmelerin önüne geçilir, omcanın daha iyi güneşlenmesi ve havalanması sağlanır. Bu, hem mantari hastalıklarla mücadele açısından çok önemlidir, hem de topraktan alınan bitki besin maddeleri ve minerallerin, omcada bırakılan sürgünler ve diğer organlar üzerinde yoğunlaşması sağlanacağı için, ürün kalitesi ve gelişme daha iyi olur.


Bağ, yan gelip yatma yeri değildir. Biz buna benzer bir lafı daha önce duymuştuk sanki :) Neyse, konuyu dağıtmayalım. Olay budur. Bağ, yan gelip yatma yeri değildir. Çünkü, bakarsan bağ olur.