Perde 1 :
Cumhur Güntaş geldi. Cumhur abi, -daha çok Cumbullu lakabıyla bilinir kendisi:)- Yalıçiftlik'te restaurant işletir ve emlakçılık yapar. Daha önce benim şarabımdan içmiş ve beğenmişti. Bugün de, "İstanbul'dan arkadaşlarım gelecek, onlara da tattırmak istiyorum" dedi. Onun için gelmiş...
.
Perde 2 :
Akşam üzeri güneşin batmasına yakın, bir araba sesi duydum dışarıda. Sonra da Cumbullu'nun sesini duydum. Şarabı beğenmişler ve üstüne bir de beni ziyaret etmek istemişler :) Kimler mi? Cumbullu ve İstanbul'dan misafirleri, Etiler'deki Hünkar Lokantasının sahibi Talip Ügümü, Talip beyin oğlu Faruk Ügümü (nam-ı diğer Kral Faruk), Fransa Rhone'da ve Bodrum Güvercinlik'te yaşayan Ertan Perhizoğlu, komşu köyümüz Kurudere'den Hakan Yabacı.
Misafirlerle otururken Erdal geldi Bodrum'dan. O da oturdu ve biraz daha sohbet ettik ve sonra da onları uğurladık...
Akşam Erdal'la sohbet ediyorduk;
- "Abi bugün Bodrum'da, bir abimiz senin blog'unu çok severek okuduğunu, ama dün bişey yazmadığını söyledi" dedi.
- "Kim?" dedim,
- "Tahmin et, ama bilemezsin" dedi.
- "Söyle o zaman" dedim,
- "Fehmi abi" dedi. Fehmi Bahar'mış. Blog'a bu yakın alaka için teşekkürler Fehmi abi. Hakikaten aklıma gelmezdi sen olacağın. Uyarını da aldım, yazıları aksatmamaya çalışacağım. Teşekkürler, Selamlar...
.
.
Alın bizden de o kadar. Buzdolabı meselesi konusunda tabii.(Ürettiklerimiz de olabilse, bahçenin domatesi biberi falan, daha mutlu olurdum gerçi, hoş onları dolapta tutmaya gerek yok ama.)
YanıtlaSil