Asmalar da ağlar. Sevinçten ya da üzüntüden mi, yoksa duygusal ve içli olduklarından mı? Değil tabi ki. Toprak ve hava ısınmaya başladığında asmalara da su yürümeye başlar. Asmalara su yürüdükten sonra asma dalı kesilirse, kesilen yerden su damlar. Bu, bitkinin özsuyudur ve bu olaya da "asmanın ağlaması" denilir.
Asmanın kesilmesi budamayla olur. Budama uygun zamanda yapılmalıdır. Uygun zaman, ilkbahardan önce asmalar uyanmadan önceki dönemdir. Asmalar uyandıktan sonra yapılacak budamalarda "ağlama" görülür. Ağlama; köklerle alınan özsuyun taze yaralardan akması olayıdır. Ağlama ile, ağlama suyu içerisindeki bazı organik maddeler ve besin maddelerinin kaybı söz konusudur.
(Budamanın uygun zamanda yapılmış olmasına rağmen arada bazı asmalarda ağlama olduğunu gördüm, sanırım bu da asmanın bireysel farklılığından kaynaklanan bir şey. İnsanların içinde de olur olmaz herşeye ağlayanlar (sulugözler) yok mudur, neden asmaların arasında da olmasın?:)
Belki çok yakın zamanda bağlarda bu durumu gözlemlediniz. Belki de ilk defa duyuyorsunuz. Asmalar neden ağlar, hiç düşündünüz mü?
YanıtlaSilBağcılıkta geç dönemde, gözlerin uyanmasına yakın ilkbaharda toprağın belli bir sıcaklığa eriştiği dönemde yapılan budama uygulamaları sonucu asmaların kesim yerlerinde damla damla su akmaya başladığını görmüşsünüzdür. Bu durum bağ yetiştiriciliğinde bazen geç kalınmış bir uygulama olarak görülse de, bazı yörelerde meydana gelebilecek ilkbahar geç donlarından koruma önlemleri içerisinde de değerlendirilebilmektedir.
Nasıl mı? Devamı için http://apelasyon.com/Yazi/260-asmanin-gozyaslari